Tanzanya’da Hediyelik Eşya Alışverişi

Balayı için gittiğimiz Tanzanya’da dönüşte alışveriş için çok zamanımız oldu. Ancak zevkle yapacağımızı düşündüğümüz alışveriş serüveni biraz gergin geçti.

Serengeti – Safari ve Büyük Göç – 1 ve Serengeti – Safari ve Büyük Göç 2  yazılarımızda bahsettiğimiz seyahatimizin son gününde dönüş yoluna geçmeden önce yakınlarımıza hediyelik eşyalar almak üzere alışveriş yapmak istedik. Safari yaptığımız günlerde güvenimizi kazanan rehberimize, Arusha Havalimanı ve Kilimanjaro Havalimanı arası transferimiz öncesinde bizi alışverişe götürebilecek bir tanıdığının olup olmadığını sorduk. Kendisi bize genelde bu gibi tranferleri 50$’a yapan bir tanıdığının olduğunu ve onunla görüşebileceğini söyledi. Sonuç olarak transfer ayarlandı ve Arusha içindeki yolculuk başladı.

Akşam 17.00 gibi şehirde trafik sıkışık ama düzenli ilerliyor. Her türlü geleneksel ürünün satıldığı, dışarıdan oldukça sanatsal görünen Cultural Heritage Centre’a gitmek istedik. Ancak saat geç olduğu için kapanmıştı. Bizi alan şoför oldukça pahalı olduğunu, keyifli alışveriş için uygun bir yer olmadığını söylese de dışarıda gördüğünüz farklı malzemelerden yapılmış hayvan heykelleri sizi oraya çekiyor. Mutlaka gidilmesi gereken bir yer olduğu kanısındayım, çünkü içeride 120’den fazla kabilenin geçmişinden gelen kültür mirasının bir arada görülebileceği bir yer imiş.

Hayal kırıklığı ile oradan ayrılıp küçük bir pazar alanına gittik. Bu pazar, küçük dükkanlar, tezgahlar ve dar ara sokaklardan oluşan bir alan. Dükkanların hepsi hediyelik eşya dükkanı. Hediyelikler genelde kumtaşı, ahşap oymalar, hasırlar, kumaşlardan ve şekillendirilmiş metallerden oluşuyor. Dükkana girip bakınayım, beğendiklerimin fiyatını sorayım gibi bir şey gelmesin aklınıza. Satıcılar dükkana adım attığınız andan itibaren size satmak istedikleri ürünleri gösteriyor. “Sadece bakıyoruz” gibi bir cümleyi duymak istemiyorlar. Bazıları yalnızca sayıların ingilizcesini biliyor ya da öyle düşünmenizi istiyorlar.

Fiyatlar ne hediyenin boyutları ile ne de malzemesi ile orantılı. Malesef arabadan indiğimiz anda derimizin rengi cebimizi ele verdi. Toplamda 3 veya 4 dükkan gezmiş olduk. Gerçekten çoğu el yapımı olmak üzere çok güzel hediyelikler var. Hem fiyat açısından hem de taşıma imkanı açısından bizi zorlamayacak eşyalar almaya çalıştık. Dediğim gibi fiyatlarda mantık aramayın. Fiyatını sorduğunuz her ürün için “Sen ne kadar verirdin?”, “Ne kadar paran var?” gibi yanıtlar alıyorsunuz.

Yakınlarımıza kumtaşından yapılmış renkli anahtarlıklar aldık. Tanesi 10$ olmak üzere 10 adet aldık. Dükkan sahibi kadın bir adet de kendisi hediye etti. Burası ilk dükkan olduğu için, belki de henüz uyanmadığımızdan pazarlığa açık olduklarını farketmedik. Kendimize de ahşap bir fil biblosu, küçük bir sandık ve farklı şekillerde oymalardan oluşan bardak altlığı seti. Küçük ahşap sandığın fiyatını hatırlamıyorum. Ahşap fil biblosunu aldığımız yer “40$ ama kaç paran var” deyince 10$’a indirmeyi başardık. Bardak altlığı setini ise 80$’a aldık. Tabi bu miktarlar 2017 fiyatları ve kuru düşünüldüğünde göz ardı edilebilir. Bugün fiyatlar can yakıyor. Havalimanına ilk vardığımızda kullandığımız taksiye de 50$ verdiğimiz düşünüldüğünde iyice içimiz acıyor. Ancak mantık aynı; oradaki 10$ burada 10 TL.

 

Yurtdışına çıkmadan önce genelde hepimizde gideceğimiz ülkenin parasından alma eğilimi oluyor. Bizim de kafamızda doların yanına Tanzanya şilini de almak vardı. Araştırmalarımız sırasında bunun gereksiz olduğunu, zaten doların yerel para birimi kadar yoğun kullanıldığını gördük. Kalan parayı dolar olarak saklamak da daha iyi olacağından yanımıza şilin almadık. Pişman da olmadık.

Gittiğimiz yerlere bir daha gidemezsek diye kendimizi kısıtlamadan alışveriş yapmıyoruz ama Tanzanya biraz öyle bir yer. Afrika’da Büyük Göç’ü ve diğer yaban hayatını yerinde yaşamak istiyorsanız doğru zamanda doğru ülkeye gitmeniz gerekiyor (bu yazımız karar verme aşamasında yardımcı olabilir). Birkaç sene sonra mayıs ayında yine Tanzanya’ya gidip Serengeti’de izlemek yerine eylül-ekim gibi Kenya Masai Mara’da karşılamayı tercih edebiliriz onları.

Tüm güzel kültürlere dokunmanız dileğiyle.

Bir Cevap Yazın