Seyahat Sağlığı

Avrupa ya da Amerika seyahatlerimizde aklımızdan dahi geçmemesine rağmen Tanzanya için ilk aklımıza gelen seyahat sağlığı oldu. Seyahat sırasında sağlığınızın keyfinizi kaçırmaması için yapmanız gereken aslında basit bir araştırma.

Serengeti – Safari ve Büyük Göç – 2 yazısında da bahsettiğim gibi Tanzanya da dahil tüm Afrika’da sıtma, tifo ve diğer bulaşıcı hastalıklar için özel önlemler alınmış durumda. Giyimimize dikkat edip özellikle pastel ve toprak tonlarında giysiler götürmüş olsak da seyahat sağlığı için yeterli olamazdı. Hatta giyim önlemleri muhtemelen son sıralarda yer alır. Giderseniz Türkiye’deki sineklerden yaklaşık 10 kat büyük sinekleri görecek ve şaşıracağınıza eminim. Isırıklarını görüp kaşıntısını hissedince ikinci bir şoka gireceğinizi de garanti ediyorum.

Gittiğiniz yere ve planlarınıza göre olmanız gereken aşılar ve almanız gereken ilaçlar değişiyor. Afrika için özellikle açık kanallardan su içmemek, bu sulara girmemek gibi konular ön plana çıkıyor. Musluk suyu içmekten kaçınmalısınız. Ülkedeki hemen hemen herkes musluk suyu içiyor ve bunu çeşitli amaçlar için kullanıyor olabilir. Bu nedenle, yerel halkın sindirim sistemleri suda bulunan bakterilere uyum sağlıyor. Ancak, dışardan gelen bizler için musluk suyu içmek güvenli değildir. Şişelenmiş su aldığınızda, şişenin kapalı olduğundan emin olun. Restoranlarda salata yemekten kaçının çünkü genellikle musluk suyuyla yıkanır. Ayrıca sokak satıcıları tarafından satılan yiyecekleri yemekten de kaçınabilirsiniz. Yiyecekler çok cazip görünse de, bu tür yiyecekler size her şeyden daha fazla zarar verebilir.

Biz seyahatimizi tamamen safari odaklı planladığımız için gün boyu vahşi hayata çok yakın olacak ancak hayvanlara temasa geçmeyecektik. Hayvanlara temas odaklı -karşılıklı bulaşma sebebi kesinlikle önermesek de- programlar için esktra dikkat etmeniz gerekecektir. Sonuçta bizden de onlara hastalık etkeni geçebilir.

Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü’nün sağladığı seyahat sağlığı hizmetinden biz oldukça memnun kaldık. Siz de seyahatsagligi.gov.tr ‘den ulaşabilirsiniz. İnternet siteleri kullanımı en sade ve kolay sitelerden biri. Anasayfadan gitmeyi planladığınız ülkeyi seçiyorsunuz ve önerilen aşılar, ilaçlar, ülkenin sağlık koşulları, çevresel risk faktörleri, özel popülasyonlara dair seyahat önerileri ve seyahat sonrası öneriler önünüze seriliyor. Açıkçası başlarda çok ayrıntılı değil gibi gelip alternatif bilgi alabileceğim siteleri araştırmıştım ancak verilen bilgilerin aynı olduğunu gördüm. Tanzanya için ek bir araştırma yapmamıza gerek olmadığını farkettik.

Sitedeki araştırmalarımızı teyit etme ve süreçle ilgili ileri bilgi alabilme amacı ile danışma hattıyla iletişime geçtik. Danışmadan ya da siteden size en yakın merkez ile ilgili bilgiye ulaşabilirsiniz. İstanbul’da ikisi havaalanlarında olmak üzere 6 merkez var -yeni havalimanında da merkez var mı, olacak mı henüz sitede bir bilgi yok-. Biz işlemlerimizi Atatürk Havalimanı’nda yaptırmıştık. Havalimanındaki tabelalar zaten sizi yönlendiriyor, merkezin yerini oldukça kolay bulmuştuk.

Peki süreç nasıl işliyor?

Basit. Size en yakın merkeze telefon edip randevu alıyorsunuz. Merkeze gittiğinizde muayene kaydınız yapılıyor ve doktorla görüşmeye alınıyorsunuz. Doktor seyahatinizle ilgili bilgileri istiyor sizden ve seyahat edeceğiniz bölgeler için olmazsa olmaz ve önerilen tedaviler hakkında sizi bilgilendiriyor. Önerilen tedaviler arasında seçim yapabiliyorsunuz ancak olmazsa olmaz olan tedavileri almak zorundasınız. Kısa kişisel ve seyahat bilgilerinizden olşuan bir form dolduruyorsunuz ve doktor reçetenizi yazıyor. Tanzanya için sarı humma aşısı ülkeye giriş gerekliliğinde. Dolayısı ile burada seçme şansımız yok. Güzel olan, bu aşının ömür boyu koruyucu olması. Bundan sonra giriş gerekliliği olan tüm ülkelerde aşı kartımızı göstermemiz yeterli olacak. Evet merkezde herhangi bir aşı olduğunuz takdirde adınıza, uluslararası geçerliliği olan bir aşı kartı düzenleniyor ve sonraki süreçte de düzenli olarak aşılarınızı kaydettirmeniz tavsiye ediliyor.

Aşı haricinde sıtma için de profilaksi amacı ile Meflokin 250 mg tablet kullandık. Sıtma profilaksisi için 3 farklı seçenek var, biz özellikle haftada bir kullanılanı seçmiştik. Meflokine haftada bir kez 250 mg tablet olmak üzere seyahate çıkmadan 1 hafta önce başlayıp, seyahat boyunca ve seyahatten sonra 4 hafta daha devam ettik. Bunun haricinde günlük olarak kullanabileceğiniz atovaquone/proguanil veya doksisiklin de mevcut. Biz unutma ihtimalimize karşı günlük olanı değil haftalık olanı tercih etmiştik. Advers etkileri veya alerjik durumu göz önünde bulundurmak yararlı olabilir. Son olarak seyahatinizden önce ve sonra kullanacağınız miktarda tablet size tam sayı ile teslim ediliyor ve tüm bu süreçler olması gerektiği gibi ücretsiz.

Bizim için Afrika bir balayı rotasıydı. Neyse ki bu süreçte hesapta olmayan bir sağlık sorunu karşımıza çıkmadı. Korumamızı da sağladıktan sonra bize vahşi yaşamın keyfini çıkarmak kaldı.

Tur, uçak ve tren bileti, konaklama için ucuz ve hesaplı yöntemleri anlattığımız yazımız hesaplı seyahat seçenekleri için yardımcı olabilir.

Soru ve önerilerinizi yazmaktan çekinmeyin. Sağlıklı seyahatler.

Bir Cevap Yazın